Amalgam uzun ömürlü ve en ucuz dolgu maddesidir. Diğer dolgu maddelerine oranla çok daha kısa zamanda ve kolay uygulanabilirler. Uygulama prosedürleri adeziv sistemlere göre çok daha kolaydır. Ancak adeziv sistemlerin gelişmesi, çok çiğneme kuvveti alan arka bölgelerde de kompozit dolguların rahatlıkla kullanılabilmesi, estetik beklentinin fazla olduğu ön bölgelerde kompozit dolguların başarısı bugün amalgam dolguların kullanımını çok sınırlandırmıştır. 

Dişe sadece mekanik değil kimyasal olarak da tutunan kompozit dolguların yapım aşamasında amalgam dolgulardaki gibi dişten fazla madde kaldırılmanın gerekmemesi, minimal madde kaybı ile çok başarılı ve estetik dolgular yapılabilmesi diş hekimlerini ve hastaları amalgam dolgudan uzaklaştırmıştır.

Uygulamanın yapıldığı tarafı en az bir saat kullanmaması ve takip eden 24 saat içinde de dikkatli olunarak sert şeyleri o bölgede çiğnememesi hastalardan istenmelidir. Hastaya 24 saat geçtikten sonra cila işlemi için ikinci bir randevu verilmelidir.

Amalgam dolgunun ömrünü belirleyen birçok faktör vardır. Dişteki madde kaybı miktarı, çürüğün bulunduğu bölge, hastanın ağız hijyenine özen gösterip göstermemesi gibi faktörler dolgunun ömrünü belirler.

Eğer dolgunun altında çürük yoksa, dolgu ile dişin uyumu bozulmamışsa amalgam dolgular sökülmemelidir. Çünkü hem gereksiz masraf getirmekte hem de dişe zarar verme olasılığını arttırmaktadır. Ayrıca amalgam dolguların civa ile ilgili tek riski sökülmeleri esnasında hastanın aspire etme riski olmasıdır. Tüm bu nedenlerle amalgam dolgular gerekmedikçe sökülmemelidirler.

Amalgam dolgusu düşen kişi düşen parçanın boğazına kaçmasına ya da ağızda kalmasına engel olmalıdır. Dolgu düştüğünde ağrı oluşturması ve dişin desteksiz kalan kısımlarının kırılması gibi riskler meydana gelir bu risklerin bir an önce ortadan kaldırılması için diş hekimine giderek dolgu yeniletilmelidir.

Amalgam dolgular hekim tarafından iyi yapıldığı ve hasta tarafından iyi bakıldığı müddetçe ağız kokusu yapmaz.